Column Left

Bizi Takip Edin

17 Haziran 2019 Pazartesi

Suna Dumankaya Kırışıklık Maskesi

Suna Dumankaya Kırışıklık Maskesi
Sadece 3 malzeme kullanarak kırışıklıklarınızdan kurtulun...
Suna Dumankaya Kırışıklık Maskesi, özellikle kadınların yüz bölgesinde meydana gelen kırışıklıklar daha çok kaşların arasında, alın bölgesinde, yüz çevresinde ve ağız etrafında göz ile far edilmektedir. Hatta ellerin üzerinde ve boyun bölgesinin ön yüzünde de aynı şekilde kırışıklıklar görülebilmektedir. Yüz bölgesinde ortaya çıkan kırışıklıkların giderilmesi için çoğunlukla estetik gereklidir, ancak her insanın bu estetik için ne cesareti ne de maddi desteği yeterli olmayabilir. Bu nedenle son zamanlarda her kişi estetikten ziyade doğal ürünler ile bu sorunlarını gidermek için oldukça fazla talep görmektedir. Özellikle Suna Dumankaya kırışıklık maskesinde hiç bir şekilde kimyasal madde içermeyen ve tamamen doğal bu maske sayesinde cildinizde meydana gelen kırışıklık problemini ortadan kaldırabilirsiniz. Ayrıca evde kolayca hazırlayacağınız kırışıklık maskesi tamamen doğal olduğu için zararsızdır.





Suna Dumankaya Kırışıklık Maskesi İçin Malzemeler 1 adet olgun elma Bir miktar taze süt kaymağı 1 tatlı kaşığı su Kırışıklık Maskesi Uygulanışı, ilk önce küçük bir kabın içerisine bir miktar taze süt kaymağını alalım ve üzerine bir tatlı kaşığı kadar suyu ilave ederek ocağın üzerine alalım. Kısık ateşte kaymağı kaynatalım, bu arada elmayı rendeleyin ve kaymağın içerisine ilave ettikten sonra bir kaç dakika orta ateş üzerinde kaynatın. Suna Dumankaya'nın hazır olan kırışıklık maskesini ılıması için kenara alın. Karışım ılıyınca yüzünüzün tamamına güzel bir şekilde sürün ve yaklaşık olarak yarım saat kadar bekletin. Suna Dumankaya kırışıklık maskesini haftada bir defa yüzünüze uygulayabilirsiniz. Bir kaç defa bu maskeyi yüzünüze uyguladığınız zaman meydana gelen kırışıklıkların ve sarkmaların gözle görünür bir şekilde düzene girdiğini sizde fark edeceksiniz.



Çünkü süt ve elma ile hazırlanan bu sihirli kırışıklık maskesi cilt açısından oldukça faydalıdır. Özellikle suna Dumankaya kırışıklık maskesini düzenli olarak kullandığınız vakit hem pürüzsüz hem de parlak ve muhteşem görünen bir cilde sahip olacaksınız. Günümüzde hemen her kadın artık kendi güzelliği için piyasada bulunan pahalı markaların ürünlerini değil, tamamen doğal olarak hazırladıkları maskeler tercih etmektedir. Çünkü evde doğal olarak hazırlanan maskeler cilt için tamamen zararsızdır ve bütün sorunları büyük çapta ortadan kaldırma konusunda son derece başarılıdır.KAYNAK : https://www.hashaberler.com

Sabahları Kuru Üzüm Yemek İşte Bu Kadar Faydalı

Sabahları Kuru Üzüm Yemek İşte Bu Kadar Faydalı
Üzüm vitamin, lif ve mineraller bakımından çok zengindir...İşte inanılmaz faydaları...
Bilim insanları, M.Ö 2000 yılından günümüze kalmış olan tarihi eserler ve bitki kalıntılarını inceleyince üzüm türevi meyvelerin o dönemlerde bile sıklıkla tüketildiğini gördü. Bu kuru meyve, vitamin, lif ve mineraller bakımından oldukça zengindir.Eğer üzümleri bir gece önceden suda bırakıp bu şekilde tüketirseniz, faydası daha da artıyor. Peki, her gün tüketirseniz vücudunuzda neler mi olur? Hadi öğrenelim: Karaciğer ve bağırsaklarınız toksinlerden temizlenir. İçerdiği lif sayesinde, kuru üzüm suda bırakıldıktan sonra tüketilince bağırsak hareketlerini düzenliyor ve sindirim sisteminin çok daha kolayca boşaltılması sağlanıyor. Gün içerisinde her türlü ortamdan vücudumuza aldığımı toksinlerin de bu vesileyse atılması sağlanıyor.





Daha Enerjik olursunuz.Suda beklemiş kuru üzümler, enerji seviyenizi tüketildikten kısa bir süre sonra arttırır ve diğer ürünler gibi hemen kaybolmaz. Ayrıca içerdiği lif sizi uzun süre tok tutar. Özellikle spor yapıyorsanız, kuru üzümü suda bekletip tüketmek gereksiz kalorilerden kaçınarak tok kalmanızı sağlar.Kolesterolünüz düşer ve tansiyonunuz dengelenir. Lif zenginliğinin yanında potasyum ve antioksidan açısından da zengin oluşu kolesterol seviyenizin düşmesine ve tansiyon düzensizliğinizin ortadan kalkmasını sağlar.



Ayrıca kalp damar hastalıklarının riski büyük ölçüde düşer. Tüm faydalarını göz önünde bulundurarak şunu da söylemek zorundayız. Kuru üzüm ve içerdiği tüm tarifler vücudunuzu toksinlerden temizler ve daha sağlıklı bir yaşam sürmenizi sağlar ancak bir ilaç değildir. Tüm sağlık



sorunlarınız için ilk tavsiyeyi doktorunuzdan aldıktan sonra bir besin desteği olarak kuru üzüm tüketebilirsiniz ancak tıbbi tedavi yöntemlerini de ihmal etmeyin.
KAYNAK : https://www.hashaberler.com

Çamaşır Makinesinde Kötü Kokulardan Nasıl Kurtulabilirsiniz?

Çamaşır Makinesinde Kötü Kokulardan Nasıl Kurtulabilirsiniz?
Çamaşır makinelerinde en çok karşılaşılan problemlerden bir tanesi olan küflerin ve kokuların pratik yollarla nasıl giderecek olduğunuz ve çamaşır makinelerinin temizlenmesi.
Bir çamaşır makinesinde en sıklıkla karşılaşmış olduğunuz problemlerin başında çamaşır makinesi gibi nemli bir cihazın içerisinde ki siyah noktalar ve lekelerle birlikte gelen kokulardır. Bu kokularla nasıl başa çıkacak olduğunuzu bilmiyorsanız o zaman yazımızı okumanızı öneriyoruz. Yanlış kullanım sonrasında ev aletlerinin en büyük sorunlarından bir tanesi de bakterilerin, mikropların ve mantarların oluşmasıdır. Bu bakteriler üremesi ile birlikte hızla ortama yayılması ile de bilinmektedir. Yıkanmış çamaşırlarda sıklıkla kötü kokuların gelmesinin nedenleri arasında gösterilmektedir. Beyaz çamaşırları yıkamak için kullandığınız çamaşır tozlarının dezenfekte etme özelliği bulunması nedeniyle önerilmektedir. Beyaz giysiler periyodik aralıklarla birlikte yıkamanız önerilmektedir; Rutubet oluşmasını engellemek için mutlaka çamaşır sodası kullanmak gerekmektedir; Her zaman çamaşır deterjanı toz olarak kullanması yerine sıvı olarak bilinen jel deterjanlar kullanılması önemlidir; Çamaşır makinesini her kullanım sonrasında kapak kısmının açık bırakılması öneriliyor.





Gider kısmına küçük çamaşır parçacıklarının gitmesini önlemek gerekmektedir.
Çamaşır Makinesinin Temizliği Belirli aralıklarla birlikte çamaşır makinesinin temizliğinin aksatılmadan yapılması gerekmektedir. Kokunun oluşmasını engellemek amacıyla mutlaka bu temizliğinin aksatılmadan gerçekleştirilmesi önemli olmaktadır. Otomatik çamaşır makinelerinin temizliği sırasında dış ve iç temizliği yapılmalıdır. Bunun için tambur kısmı ve tambur kısmında bulunan deliklerin silinmesi, kapak kısmı ile arada bulunan jantın mutlaka temizlenmesi ve hortum temizliğine de dikkat edilmesi önemlidir. Bu işlemleri gerçekleştirmeniz durumunda hem



mantarlardan hem de kirden kurtulması mümkün olacaktır. 1 su bardağı limon tuzu; 1 yemek kaşığı sıvı deterjan. Belirli aralıklarla çamaşır makinesinin küflerden ve mantar gibi nedenlerden dolayı koku yayılmasını engellemek amacıyla bu işlem uygulanması son derece önemli olacaktır. Bu işlem için öncelikle gerçekleştireceğiniz yöntem bilmelisiniz ki çamaşır makinesinin deterjan kısmına limon tuzu ve sıvı deterjan koyup makinenizi en kısa ayarda ve en yüksek ısı içerisinde çalıştırmak olacaktır. Limon tuzunun içerisinde bulunan maddeler sayesinde kısa süre içerisinde etki edeceği için oluşacak mantar ya da bakterileri önlemiş ve çoğalmasını da engellemiş olacaktır.



Sirkeyle Temizlenmesi 2 su bardağı sirke; 1 fincan limon tuzu. Sirke bilindiği gibi bakteri oluşması durumunda son derece etkili bir temizleme yöntemi olarak bilinmektedir. Bunun için yapacağınız işlem öncelikle makinenizi boş olarak çalıştırmanız gerekmektedir. Sirke ile birlikte makinenizi çalıştırmanız sonucunda unutulmamalıdır ki aynı zamanda da kireçlenmeyi de önlemiş olacaktır. Makinenize zarar verecek olan ve insanların rahatsızlık duymasında etkili olan kokunun ana kaynağı olan mantar, bakteriler oluşmamasında etkili bir yöntemdir. Makinenize sadece sirke ile birlikte çalıştırmayacak ve limon tuzu da eklemeniz öneriliyor. Az miktarda jel deterjan da ekleyip çalıştırmanız durumunda son derece etkili bir yöntem olacaktır. Asit miktarı çok yüksek olması nedeniyle makinenizin yüksek miktarda çalıştırmanız ile birlikte son derece önemlidir. Bakterilerin ölmesinde etkili olur. Bu işlemi gerçekleştireceğiniz zaman makinenin boş olarak kısa devre içerisinde çalıştırmanız ve en yüksek sıcaklıkta çalıştırmanız sonucunda bütün bakterilerden kurtulmuş olacaksınız.



Çamaşır makinesinde koku oluşmasına neden olan en sıklıkla nedenler arasında çamaşırların cep kısmında unutulacak olan sakızların, yiyeceklerin kaza şeklinde yıkanması durumunda çamaşır deterjanları ya da yumuşatıcılar nedeniyle koku oluşmasına neden olacaktır. Makinelerin her kullanım sonrasında içerisinde çok az miktarda gözle görünmeyecek yerlerinde su kalması nedeniyle kokuların ana kaynağı da içerisinde su birikintisinin kalması ve çıkmaması nedeniyle bir süre sonra çamaşır makinelerinde koku oluşmaktadır. Küf oluşmasını önlemek için mantarların oluşmaması gerekmektedir. Bilmelisiniz ki makinenin her tarafını en ince ayrıntısına kadar silmeniz gerekmektedir. Bunun için makineyi her çalıştırma sonrasında makine kapağının ve tambur temizliği aksatılmayacağı gibi bütün boşlukları da temizlemeli ve tepsi kısmı, lastik ve kompaktör kısmının temizliğine hassas davranılmalıdır.
KAYNAK : https://www.hashaberler.com

Yumuşak Poğaça

Yumuşak Poğaça
1.5 su bardağı süt
1 paket kuru hamur mayası (11gr). Yarım su bardağı sıvı yağ.
1 yemek kaşığı tereyağ.
1 tatlı kaşığı tuz.
1 cay kaşığı şeker.
2 yumurta ( birinin sarısı üzerine )





aldığı kadar un.
YAPILIŞI ; ele yapışmayan yumusak bir un elde ediyoruz. 5 dakika hamuru dinlendiriyoruz. Hamur dinlendikten sonra içine istediginiz bir ic karışımı koyup sekil verip 180 derece fırında pişiriyoruz. Not; Fırından çıkar çıkmaz üzerini hafif ıslak bir bezle örtüp 2 dakika bekletip afiyetle yiyebilirsiniz..

Tuzlu Pastane Kurabiyesi

Tuzlu Pastane Kurabiyesi
150 gr oda sıcaklığında tereyağ
Yarım çay bardak sıvı yağ
1 adet yumurta ,beyazı hamura ,sarısı üzerine
1 yemek kaşığı sirke
3 yemek kaşığı su
1 tatlı kaşığı tuz(silme)
1 tatlı kaşığı şeker
1 çay kaşığı mahlep(isteğe bağlı)
2 yemek kaşığı nişasta
1 çay kaşığı kabartma tozu
Aldığı kadar un





Üzeri için susam çörek otu
Un kabartma tozu ve nişasta hariç diger malzeleri bir kaba alıp karıştırın.
Kabartma tozu ve nişastayıda ilave edip yavaş yavaş un ilavesiyle yumuşacık ele yapışmayan bir hamur hazırlayın.
İstenilen şekiller verilip tepsiye dizilir.
Üzerine yumurta sarısı sürülür.
175 derecede kızarana kadar pişirilir.

Karaciğer Yağlanmasını Tedavi Ediyor Doğal şifa kaynağı...

Karaciğer Yağlanmasını Tedavi Ediyor Doğal şifa kaynağı...
50 yıldır eczacılık yapan Mehmet Müderrisoğlu, Türkiye'de her 5 kişiden birinde görülen Karaciğer yağlanmasının tedavisi konusunda önemli açıklamalarda bulundu...Karaciğer yağlanmasının Türkiye'de her 5 kişiden birinde görüldüğü belirtilirken, tedavisi konusunda çeşitli yöntemler dikkat çekiyor. Bu yöntemlerden biri olan bitkisel tedavinin de vatandaşların dikkatini çekmesi üzerine 50 yıldır eczacı olan Mehmet Müderrisoğlu açıklamalarda bulundu.Karaciğeri vücudun fabrikası olarak nitelendiren Müderrisoğlu, "Karaciğer, iç organlarımızın en büyüğü, en çalışkanı ve en önemli organlardan bir tanesi. Öyle bir fabrika ki, tüm yediklerimiz orada belirli bir süreçten geçince enerji veriyor. Eğer toksik bir madde varsa onu filtreliyor. Dışarıdan bulaşan bir mikrop varsa onları tutuyor. Fabrikaların en güzeli olarak karaciğeri tanımlayabiliriz" ifadelerini kullandı.





Karaciğerin aşırı depolama nedeniyle zamanla yorulduğuna dikkat çeken Müderrisoğlu, "Karaciğer bütün bu işleri yaptığı zaman, öncelikle yoruluyor. Çok yemek yediğin zaman, şeker tüketip içki içtiğin zaman aldığın kalorileri enerjiye çevirirken çok yoruluyor. Yorulduğu zaman daha çok çalışması gerekiyor. Her çalıştığında organ büyümeye başlıyor ve büyüdüğünde sorun oluyor.Kullanabileceğin miktarın üzerinde yağ ve şeker var ise depoluyor. Siz o yağları tekrar almaya başlıyorsanız depo büyüyor. Büyümesi de göbeğinin büyümesine yani kilo almanıza neden olur. Bu da karaciğerin yağlanmasına ve rahatsızlanmasına neden oluyor" şeklinde konuştu.Karaciğer yağlanmasının belirtileri gördükten sonra harekete geçilmesi gerektiğini vurgulayan Müderrisoğlu, "Karaciğer yağlanma belirtileri şunlardır. Kaşıntı, cilt kuruluğu, göz akında sararma, mide ağrıları ve buna bağlı olarak hazım zorlukları başlıyor.



Bu ameliyata kadar gidiyor. Ancak alınabilecek önlemler var. 'Kolin' denen bir madde var. Kolin alındığında, karaciğerin yağ tutan hücreleri kolin sayesinde yağları hücreden ayırıyor. SilibinFosfolipid var. Bunlar alındığı zaman karaciğerdeki dengenin oluşmasını, bağışıklığın güçlenmesini sağlıyor. Ardından enginar var. Ancak bizim yediğimiz enginar değil. Enginarın biz atılası kısmını yiyoruz, dış yapraklarını atıyoruz.Dış yapraklarında sinarin var. Sinarin sayesinde karaciğerin tirigliseridve lipitleri dengelemesi söz konusu oluyor. Karahindi bağı var. Karaciğerde filtrelerde biriken, karaciğere ağırlık veren unsurları dışarı atmak oluyor. Bunları kullandığınız zaman karaciğerin güçlenmesini sağlıyor" ifadelerini kullandı.Karaciğerin uzun bir süre sağlıklı hizmet



vermesinde alkol ve sigaradan uzak durmanın önemine dikkat çeken Müderrisoğlu, "Alkol ve sigaradan uzak durmalıyız. Bunların mahvetmediği bir şey yok. Yemeklerimizi az yağlı ve sakince yemeliyiz. Kızartmalardan kaçmalıyız, glutensiz ekmekleri ve yemekleri tercih etmeliyiz. Bunları yapalım ki, karaciğerimiz bize uzun bir süre hizmet edebilsin. Şunu tekrar etmekte fayda var. Karaciğer en önemli organımızdır" diye konuştu.
Kaynak : https://www.hashaberler.com

Gastrit ve Mide Sorunlarından Sonsuza Kadar Kurtulun Doğal karışımlar...

Gastrit ve Mide Sorunlarından Sonsuza Kadar Kurtulun Doğal karışımlar...
Midemiz sindirim sürecinin temel başlangıcıdır. Dolayısıyla ona çok iyi bakmalıyız. Mide zarının zarar görmesiyle gastrit oluşur. Gastrit oluştuğu zaman, cildimizde ufak kırmızı kirlere neden olur ve bazen gerçekten sinir bozucu ve acılı olabilir. Bu cins bir hastalık genellikle sıhhatsiz beslenme, stres veya içki tüketiminden kaynaklanıyor olabilir, ayrıca madde bağımlılığı da buna neden olabilir. Bazı uzmanlara göre gastrit tedavi edilebilir, ancak genellikle verilen ilaçlar lüzumlu neticeleri sağlamaz ise bu tür doğal usullere başvurabiliriz. BU HASTALIĞIN HAFİFLETİLMESİ İÇİN ÇOK





YARARLI OLABİLECEK BAZI DOĞAL KARIŞIMLAR:***PİRİNÇ SUYU Bir litre suda, azıcık pirinç kaynatıp soğumaya bırakın ve sonra karışımı süzün. Karışımı bir şişeye koyun. Gastrit semptomlarını gidermek için karışımı günde iki defa için. 1-2 çay bardağı kadar.
MAYDONOZ SUYU :Maydanoz midenizin mukoza katmanını yatıştıran bir hayli anti-irin özelliğe sahip olduğundan, eforlu bir idrar söktürücü olarak biliniyor. Bir çay yapmak için bir maydanoz demetini bir litre suya kaynatmanız yeterlidir. Sonra süzmeden evvel çayı soğumaya bırakın. Gün



süresince bu çayı içmelisiniz.**HAVUÇ VE KEREVİZ SUYU :Bu suyu elde etmek için, ilk önce iki havuç ile birkaç kereviz sapı ve azıcık suyu karıştırın. Mide yanmalarını gidermek için bu suyu için.
ELMA VE PAPATYA :ilk önce bir elmayı soyun, bir ölçü papatya ile bir bardak suda kaynatın, her sabah ve çok fazla rahatlamaya lüzum duyduğunuz anda gevşemek için bu karışımı için.



ZENCEFİL VE ARMUT :Gastrit ve mide ekşimesi bulgularını rahatlatmak için zencefil ve armut kullanarak bir çay yapın ve gün süresince için. 1 adet armutu 2 çay kaşığı zencefil rendesiyle azıcık kaynatın. 1-2 bardak çıkacak kadar su ilave edin.
Kaynak : https://www.hashaberler.com

Pirinç Suyu Maskesi Cilt gençleştiren mucize

Pirinç Suyu Maskesi Cilt gençleştiren mucize
Pirinç Suyu Maskesinin Cilde Faydaları Pirinç suyu maskesi düzenli kullanıldığında cildi beyazlaştırır. Ciltte bulunan kahverengi lekelerin zamanla açılmasını sağlar. Düzenli pirinç maskesi uygulaması sonrasında pirincin ürettiği fitik asit sayesinde cilde peeling görevi görür ve ciltteki ölü hücreler temizlenir. Bir çok cilt beyazlatıcı maskede fitik asit bulunur. Pirinç suyu gözeneklerin temizlenmesi sağlarken aynı zamanda cildi yumuşatır. Hassas ciltler için tonik olarak bile kullanılabilir. Ciltteki gözenekleri sıkıştırır ve cildin bakterilerden arınmasını yardımcı olur. Pirinç suyu maskesi ciltteki kızarıklıkların azalmasını sağlar. Pirinç suyu ile cilt bakımı sonrasında cilt daha sağlıklı gözükür ve sıkı bir cilt oluşur.





Pirinç Suyu Maskesi Yüzyıllardır uzak doğuda kullanılan pirinç suyu maskesi son yıllarda ülkemizdeki güzellik salonlarında da popüler cilt bakım maskesi haline gelmiştir. Uzak doğulu kadınlara bakacak olursanız Sultan Ahmet'e gelen bir çok Çinli ve Japon turistlerin yüzleri bembeyaz ve yaşlarına nazaran çok genç göstermektedir.Böylesine sıkı bir cilt ve yaşlanmayı geciktiren pirinç suyu maskesinin nasıl yapıldığına dilerseniz hep beraber göz atalım. Pirinç suyu maskesini hazırlayabilmek için öncelikle aşağıdaki malzemeleri hazırlamalı ve sonrasında uygulamaya geçilmelidir. Pirinç Suyu Maskesi Nasıl Yapılır? Pirinç suyu maskesi yapmak için tek ihtiyacımız



olan malzeme pirinç olacak bundan sonra yapılması gereken işlemleri adım adım anlatalım. Pirinci uygun bir kaba alın ve su ile yıkayıp, kirli suyu dökün. İkinci işlem olarak pirinci tekrar yıkamaya alın. Bu yıkama suyunu uygun bir kaseye süzün. Pirinç maskesi için bu suyu kullanacağız. Ayrıca süzdüğünüz su içerisinde pirinç kalmamasına dikkat edin. Ayırdığınız pirinç suyuna dilerseniz pamuk batırın dilerseniz de pirinç suyu ile yüzünüzü bir kaç kez yıkayın. Pirinç suyu ile yüzünüzü yıkadıktan sonra normal su ile yüzünüzü durulayın. Pirinç suyu maskesini her gün dilediğiniz kadar yapabilirsiniz. Düzenli ve iyi bir uygulamadan sonra cildiniz daha sıkı daha pürüzsüz hale



gelecektir.**Pirinç Maskesi Nasıl Yapılır? Yukarıda tarifini verdiğimiz pirinç suyu maskesi dışında bir maske tarifi daha vermek istiyorum. Bu pirinç maskesi için aşağıdaki malzemeleri hazırlamanız gerekmektedir.**Malzemeler: 1 çay bardağı pirinç 1 çay bardağı süt Nasıl Yapılır? İlk olarak pirinçleri iyice öğütüp toz haline getirin. Toz haline getirdiğiniz pirinç içerisine 1 çay bardağı sütü ilave edin ve karıştırın. Elde ettiğiniz karışımı yüzünüze ve boynunuza uygulayıp, 30 dakika boyunca bekletin. Bekleme süresi sonunda cildinizi ılık su ile güzelce durulayın.
Kaynak : https://www.hashaberler.com

Hira Tatlısı

Hira Tatlısı
1 yumurta
Yarım su b.yogurt
Yarım su b.sıvıyağ
1 su b. Irmik
1 su b. Un..1 paket k. Tozu
1 limon k. Rendesi
Şerbet icin..2 su b. Seker
2 su b. Su
Dışına bulamak için irmik
Icine ..ceviz
Oncelikle su ve seker bir tencereye alınır karıştırarak eritilir.bu serbet kaynatılmıyor!





Kolay erisin derseniz ılık su kullanabilirsiniz
Yada az ateşe koyup şeker eriyince ocaktan alip sogutabilirsiniz...
Hamur..malzemelerle guzel yumusak bir hamur elde edilir...cevizden az buyuk bezeler alinip elinizin ortasina az bastirip icine iri ceviz parcalari koyup tekrar beze haline getirilir..dışını irmikle buladiktan sonra tepsiye dizilir.180 dr fırında kızarana kadar pisirilir..Fırından çıkınca soğuk şerbet üzerine dokulur ..Şerbetini çekince üzerini fıstık yada hindistan cevizi serpin.Tarif instagram birgramtat

Kelle Paça Çorbası'nın Faydaları

Kelle Paça Çorbası'nın Faydaları
Kelle Paça Çorbası'nın Faydaları:Kas, Kemik ve Eklemler başta olmak üzere Grip 'ten Kansere Kadar Vücudun Tüm Sorunlarına Faydası Olan Kelle Paça Çorbası Hakkında Güzel bir yazı oldu. Lütfen sofralarınızda kelle paça çorbasına bundan sonra daha çok yer verelim. Paça Çorbasının Faydaları resmen kanıtlanmış niteliktedir. Kemik Suyu yani kelle paça çorbası vücudun doğal silikonu olarak tarif edilebilir. Vücudunuzdaki onarıma ihtiyacı olan dokuları adeta tamir eder. Geçirgen bağırsak sendromu (Leaky Gut) hastalığının bilinen en iyi ilacıdır. Kelle paça küçükbaş hayvanların baş ve ayakları kullanılarak yapılan ve faydaları saymakla bitmeyen çorbalardan biridir. İçerisinde barındırdığı protein, kolesterol ve kollajen maddeleri sayesinde bir çok hastalığa karşı şifa kaynağıdır. Özellikle kış aylarında grip hemen hemen herkesin yakalandığı bir hastalık haline gelmiştir. Salgın hastalık olması sebebiyle okul ve iş yerlerinde hızlıca yayılmaktadır. Gribe yakalanmamak için doğal besinlerin mucizevi etkilerinden faydalanmak, önlem almak gerekmektedir. Kelle paça çorbası da bu önlemlerden bir tanesidir. Prof. Dr. Canan Karatay kelle paça çorbasını özellikle gribe yakalanmamak için ve kemik eklemleri güçlendirmek için sıklıkla tüketilmesi gerektiğini söylüyor





Kelle Paça'nın Faydaları Nelerdir? Yalnızca grip değil kanser, kemik erimesi gibi hastalıkların şifasında da kullanılmaktadır. Halk arasında kemik kırılmalarında sıklıkla tercih edilen kelle paçanın vücutta oluşan kırıkların çabucak iyileşmesinde fayda sağladığı görülmektedir. Bağışıklıkları güçlendirmede yardımcı olur. İçerisinde yüksek miktarda kolesterol bulunduran kelle paça yağ oranı ve kalorisinin de yüksek olması sebebiyle çocukların gelişiminde önemli fayda sağlar. Omega 3 bakımından zengin olması nedeniyle soğuk algınlığı ve grip gibi hastalıklar ile savaşmada



bağışıklıkları güçlendirerek önemli rol oynar.Aynı zamanda bol miktarda kollajen barındırır. Kanser hastaları kanserli hücreleri yok etmede kollajen maddesine ihtiyaç duymaktadır. Kemoterapi görülen dönemde kullanılan ilaçlar vücutta ki kollajen düzeyini bozmakta hastanın tedaviye cevap vermesini geciktirmektedir. Tedavi döneminde kelle paçanın kanser hastaları için faydası oldukça fazladır. Çünkü kollajen maddesi yalnızca paça ile tavuk ve kemik suyunda bulunmaktadır. Kırık Çıkıklara



Kemik Suyu – Kelle Paça Çorbasının Mükemmel Etkisi Kas Kemik ve Eklemlere Mükemmel Şifa Deposu Kelle Paça Çorbası Kemik Suyu – Kelle Paça ve ilik çorbası içmek eski zamanlardan beri halk arasında sıklıkla uygulanan bir tedavi yöntemidir. Kırık ve çıkık durumlarında hemen evlerde kelle paça çorbası pişirilir. Denenmiş ve doğrulanmış bir şifa kaynağıdır. Kırık çıkık olan kişilerin hareketleri azalacağından kelle paça gibi yüksek besin değerine sahip gıdalar vücudu onarmada fayda sağlar. Yalnız kalori olarak yüksek bir besin olması sebebiyle hareketsiz kalınan dönemlerde aşırı tüketilirse kilo alımına sebep olacağından aşırı tüketiminden kaçınmak gerekir. Kas Yırtılmaları ve



Menisküs Yırtılmasına Kelle Paça'nın Yararı Kaslarda oluşabilecek yırtılmaların kelle paça çorbası içerek tedavi edildiği görüşmüştür. Kemik suyu, ilikli kemik ve kelle paça çorbası menisküs yırtılması ve kas yırtılması olan hastalara mutlak suretle tavsiye edilir.
Kaynak : https://www.hashaberler.com

Her sabah aç karnına bir kaşık zeytinyağı içmenin inanılmaz faydası

Her sabah aç karnına bir kaşık zeytinyağı içmenin inanılmaz faydası
Doğanın insana sunduğu mucize ‘altın sıvı’ zeytinyağı, hem yemeklerimize lezzet katar hem de insan vücudu için tam bir şifa deposudur.
Akdeniz beslenme tarzında en sık kullanılan besin olan zeytinyağı, insan için büyük önem taşıyan yağ asitlerinin yanı sıra, vücudumuzdaki zararlı maddelerin neden olduğu tahribatı önleyen antioksidan elementleri içerir. Bunlar da hormonlara destek olup, hücre farklılaşmasının gelişimine, hücre zarının oluşumuna yardımcı olurlar. Yeryüzünün bu en eski ve en sağlıklı gıdası olan zeytinden üretilen zeytinyağı yüzyıllardır insanlar için cilt bakımından kansere, kemik gelişiminden kolesterole kadar birçok rahatsızlık için başvuru kaynağımızdır. Sağlığın vazgeçilmezi zeytinyağını her sabah aç karnına bir yemek kaşığı içerseniz sayılamayacak kadar çok faydasını göreceksiniz. Her sabah bir kaşık içmeniz için nedenler; -Kansere, özellikle de kalın bağırsak (kolon) kanserine karşı korur. -





Antioksidan ve yağ asitleri açısından oldukça zengin olan zeytinyağı serbest radikallerin oluşturduğu hasarı gidererek olası sarkmaları önler, cilt rengini ve dokusunu iyileştirir. Zeytinyağıyla yapacağınız 15 dakikalık masajlar sayesinde kan akışını hızlandırabilir ve hücrelerin onarılmasını sağlayabilirsiniz. Hatta bu masajla bir ay içinde göğüslerinin büyüdüğünü söyleyen kadınlar da çok.
-Zeytinyağının içindeki fenolik bileşikler oleik asitle bir araya geldiğinde kontrolsüz hücre çoğalmasını baskılayarak kanser hücrelerinin büyümesini engeller. Oleik asit özellikle kalın bağırsak kanseri oluşumunda etkili olan safra asitlerinin üretimini azaltır ve mukoz dokunun bütünlüğünü sağlar. -Organlarımızı temizleme görevi yapan karaciğerin kendini temizlemesi için zeytinyağına ihtiyacı vardır. -Çocuklarda beyin ve kemik gelişimini hızlandırır. -E vitamini sayesinde yaşlanma etkilerini azaltma ve doku yenileme özelliği taşır. -Daha güçlü ve sağlıklı cilt, saç, tırnak ve kemiklere sahip olmanızı sağlar. Saçı yumuşatır, besler, nemlendirir, saç ve tırnakların hızla uzamasına yardım eder.



Kireçlenmeyi önlemede büyük rol oynar. -Bağışıklık sistemini güçlendirir: Zeytinyağında yer alan yağ asitleri bağışıklık sisteminin farklı fonksiyonlarının görevini yapmasında büyük katkıya sahiptir. -Çünkü kalp hastalıklarından korur: E vitamini ve selenyum içeren zeytinyağı damar sertliği ve kalp krizine karşı en etkili doğal ilaçlardan biri olarak biliniyor. Ayrıca zeytinyağı, içindeki K vitamini sayesinde damar çeperleri ve kalp dokusunu koruyucu bir etkiye de sahip. -Zeytinyağı, vücuttaki iltihapları geçirmede doğal bir ilaçtır. Araştırmalar gösteriyor ki üç yemek kaşığı zeytinyağı içmek



bir kutu ilacın %10 kadar faydasını vücudunuza almanızı sağlıyor. Üstelik doğal yollarla... -Kötü huylu kolesterolü azaltır, kan şekerini dengeler. Aynı zamanda damar sağlığını koruyan iyi huylu kolesterolün de artmasını sağlar. -Beyni korur. Zeytinyağının Alzheimer'dan koruduğu, belleği güçlendirdiği ve depresyon riskini azalttığı bilinir.
Kaynak : https://www.hashaberler.com

Fayans arasını beyazlatma Kimyasalsız özel karışım...

Fayans arasını beyazlatma
Kimyasalsız özel karışım...
Temiz görünen fayans zeminleri elde etmenin sırrı, kararan fayans aralarını tam anlamıyla temizlemekte saklıdır. Banyo ve mutfak zeminlerinde ve duvarlarında kullanılan fayanslar her ne kadar güzel görünüyor olsa da, fayans aralarının kısa zamanda kirlenmesi onların bu güzel görüntüsünü bozar ve kirlenmiş fayans araları ise ev hanımlarının en büyük sorunları arasındadır. Fayanslar kirlere ve kararmalara karşı oldukça dirençli olmalarına rağmen, fayans araları gözenekli bir yapıya sahip olduğundan kirleri kolaylıkla absorbe ederler ve çabuk kararırlar. Bu sebeple fayans aralarını temiz tutmak zordur. Eğer kararan fayans aralarını doğru bir şekilde nasıl temizleyeceğinizi biliyorsanız, bu problemi pratik bir şekilde, üstelik en çok kullanılan temizlik malzemeleriyle halletmeniz mümkün olacaktır.





**MALZEMELER**-7 bardak çeşme suyu - Yarım bardak karbonat-3limon suyu-Yarım bardak sirke ...Tüm malzemeleri karıştırarak bir macun haline getiriniz.Kararan fayans aralarına sürerek 1 saat bekletiniz.Sonrasında sileek yada yıkayarak durulayınız.
İŞTE DİĞER YÖNTEMLER: ***PİŞİRME SODASI Fayans araklarındaki inatçı lekeleri temizlemek için pişirme sodası kullanabilirsiniz. İki ölçek pişirme sodasıyla bir ölçek suyu karıştırın ve kararan fayans aralarına uygulayın. Eğer bir gece bekletirseniz daha etkili bir sonuç alabilirsiniz. Karışımı yüzeyde beklettikten sonra kirlerin tamamıyla çıktığını görünceye kadar plastik bir fırçayla fırçalayın ve işlem tamamlandıktan sonra sıcak suyla durulayarak tamamen temizleyin. Fayans aralarında daha inatçı lekelere sahipseniz pişirme sodasını su ile değil sirke ile kullanmayı deneyebilirsiniz. İlk olarak toz halindeki sodayı fayans aralarına uygulayın. Daha sonra sprey şişesinin içine koyduğunuz sirkeyi sodanın üzerine püskürtün. Biraz beklediğinizde kimyasal



reaksiyonun başladığını ve kabarcıklar oluştuğunu göreceksiniz. Plastik bir fırçayla fayans aralarını temizledikten sonra suyla durulayarak sirke ve sodayı uzaklaştırın. Bu karışımı çok uzun süre bekletmemelisiniz. Asidik olduğu için aşınmalara sebep olabilir. ***HİDROJEN PEROKSİDİ Eğer bu yöntemleri kullanarak çıkaramayacağınız kadar çok kirli ve oldukça zorlayıcı bir yüzeyiniz varsa spreyli şişeye koyduğunuz hidrojen peroksidi kararan fayans aralarına püskürtün. Bir fırçayla birlikte iyice fırçalayın ve birkaç bunu defa tekrar edin. Eğer fırçalama sonucunda hala lekelerden kutulamadıysanız, iki ölçek pişirme sodasıyla bir ölçek hidrojen peroksidi karıştırarak bir macun hazırlayın ve fayans aralarına uygulayın. Biraz bekledikten sonra tekrar fırçalayın ve lekelerin tamamen temizlendiğini gördüğünüzde ılık suyla fayans aralarını durulayın. Bu yöntemle fayans zemine zarar vermeden, fayans aralarındaki zorlu lekelerden kurtulabilirsiniz.
Kaynak : https://www.hashaberler.com

5 Püf Noktasıyla Kek Nasıl Kabarır?

5 Püf Noktasıyla Kek Nasıl Kabarır?
Kek yapmanın püf noktaları...
Birçok mutfak meraklısının yemek yapma macerası genelde kek yapmakla başlar. Malzemelerin hepsi karıştırılır, yağlanmış fırın kabına dökülür ve fırına atılır. Yapımı bu kadar kolay anlatılabilen bir tarifte, ufak püf noktaları atlandığı takdirde, lezzetinden kabarmış, çatlamış bir kek görme umuduyla fırın camından içeri bakarken üzerinden kamyon geçmiş gibi dümdüz bir kek ile karşılaşabilirsiniz. Tam istenilen sonuca ulaşamadıkça, özel kek karışımlarıyla kek yapmak daha kolay ve garanti bir yol gibi gözükmeye başlar. Diğer taraftan, tamamen sizin başarınız ve bilginiz sonucunda kabaran bir kek, koltuklarınızı da kabartacaktır. Ama lütfen korkmayın, çekinmeyin; fazladan enerji ve zaman harcamadan, evdeki ekipmanlarla kalıbına sığmayıp taşan, mükemmel kekler yapmanız mümkün. Bu yazımızda sizin bize sürekli sorduğunuz "kek nasıl kabarır", "kekin





kabarması için ne yapmalı", "kekin kabarması için püf noktaları nelerdir" gibi sorularınıza çeşitli ipuçlarıyla yanıt vermek istedik.**Kekin kabarması için bütün malzemeler oda sıcaklığında olmalı bakingdom bakingdom Kek yapımı için kullanacağınız bütün malzemeler, terayağından ununa kadar en az yarım saat önceden oda sıcaklığına çıkarılmalı. Yumurta ve yağ için bu süre biraz daha uzun olabilir. Oda sıcaklığında olması, hem malzemelerin birbirleriyle iyi karışmaları açısından hem de kimyası açısından çok önemlidir.
Kekin kabarması için ince püf noktası: Şeker tamamen gözden kaybolana kadar çırpılmalı. Birçok kek tarifinin başlangıç noktası, şeker ve tereyağın çırpılmasıdır. Bu noktada şekerin tamamen gözden kaybolana dek bu işlemin devam etmesi kekin pişerken kabarması açısından çok önemlidir. Tereyağın oda sıcaklığında olması da şekerin daha hızlı erimesine yardımcı olacaktır. **"Kek nasıl kabarır" diye soranlara: Kuru malzemeleri eleyerek kullanmak şart: Un, kakao, karbonat, kabartma tozu... Bütün bu malzemeleri eleyerek kullanmak hem malzemelerin havalanıp kabarmasını sağlar hem de arada oluşan topaklar çözülür.





Fazla karıştırmayın, durun: Un ekledikten sonra kek hamuru çok karıştırılmamalı: Unu eleyerek karışıma ekledikten sonra bir spatula yardımıyla alttan üste doğru, sadece un gözden kaybolana kadar karıştırmanız yeterli olacaktır. Fazla karıştırmak kekin kabarmasını doğrudan etkiler. Kabarmış kekin püfü sabır: Pişirme aşaması da en az hazırlık kadar önemli: Kek harcının hazırlanma aşaması önemli olduğu kadar onu pişirme aşaması da önemlidir. Öncelikle, aksi belirtilmediği sürece fırın mutlaka önceden ısıtılmış olmalıdır. Sıcaklık çok yüksek olursa kekin dışı pişer içi pişmez ve kekiniz çöker. Bu yüzden sıcaklığı düşük tutup, pişmesini sabırlı bir şekilde beklemek gerekir. Mümkünse hiç veya ilk yarım saat asla ve asla fırın kapağını açmamalısınız. Fırının ısısındaki ani düşün keki söndürür. Özetle, yukarıda saydığımız ufak püf noktalarına dikkat edin, sabırlı olun ve kekinize sevginizi gösterin.



PORTAKALLI KEK TARİFİ:Malzemeler: -3 adet yumurta -1 su bardağı toz şeker -2 çorba kaşığı portakal kabuğu rendesi -1 çay bardağı sıvı yağ -2 adet portakalın suyu -Portakal suyunun bardağının üstünü tamamlayacak kadar süt -1 paket kabartma tozu -1 çay kaşığı karbonat -2 buçuk su bardağı elenmiş un **Sos için: -2 adet portakalın suyu -4 çorba kaşığı toz şeker -1 çay bardağı su -Portakalların kabuk rendesi **Hazırlanışı** Kek kalıbını yağlayıp unlayın. Çırpma kabına toz şeker ve portakal kabuklarını alın ve yavaş ayarda çırpın. Yumurtaları ilave edip 2 dakika yavaş, sonra hızlı çırpın. Sıvı yağı, portakal sulu sütü ilave edip karıştırın. Elenmiş unu ekleyin. Yavaş yavaş karıştırın. Fırını 200 derecede ısıtın. Harcı kalıba dökün. Fırına sürüp 15 dakika sonra derecesini 170'e düşürün. 45 dakika sonra kontrol edin. Bu arada sosa başlayın. 3/4 kaşık toz şekeri su ile karıştırın. 2 portakalın suyunu ve rendelenmiş kabuklarını ilave edip pişirin. Fırından aldığınız keki, ilk sıcaklığı geçince servis tabağına alın. Üzerine soğuk sosu dökün.
Kaynak : https://www.hashaberler.com

Column Left