Column Left

Bizi Takip Edin

15 Haziran 2019 Cumartesi

Göğüs Kırışıklıklarını Gidermenin 7 Kolay Yolu

Göğüs Kırışıklıklarını Gidermenin 7 Kolay Yolu
Boynun alt kısmından göğüse kadar uzanan yerdeki deri, yüz deriniz kadar hassastır ve yeterli özen gösterilmezse zamanla kolayca kırışabilir. Kullanılan kimyasal kremler ve güneş ışınlarına maruz kalan bölge kırışıklıklara zemin hazırlar.
Peki bu kırışıklıkları gidermenin kolay yolları nelerdir, ne yapılmalı?
Sırt Üstü Yatmayı Alışkanlık Haline Getirin
Yan ya da yüz üstü yatmak cildinizin kırışma nedenlerinden birisidir. Bunu önlemek için sırt üstü yatmaya özen gösterin ve alışkanlık haline getirin. Uyurken yüz üstü pozisyonu korumak için dizinizin altına bir yastık koyun. Ya da vücudunuzun her iki tarafına yastık koyarak sırt üstü yatma pozisyonunuzu koruyabilirsiniz.
Ayrıca yüz üstü yatmak yerine sırt üstü yatmayı alışkanlık edinirseniz sarkık göğüslerin oluşumunu da engellersiniz.





Ev Yapımı Göğüs Maskesi Kullanın
Aloevera ile hazırlayacağınız basit bir göğüs maskesi ile genç bir görünüme kavuşun. Kalın bir aloevera yaprağını kesip içindeki jeli göğüs bölgenize 20 dakika boyunca uygulayın. Aloe vera, cildinizin doğal nemini korur, böylece dehidrate olmaz ve kolay çatlamaz. Bu tedavi kırışıklık oluşumunu önler ve cildinizin parlamasını sağlar.



Duş Esnasında Göğsünüzü Direk Sıcak Suya Temas Ettirmeyin
Sıcak su cildin doğal yağlarını arındırarak kuru bırakır ve kırışıklıklara zemin hazırlar. Duş esnasında sıcak suyun direk göğüs bölgesine temas etmesinden kaçının. Duşta suyun başınızdan, omuzlarınızdan ve sırtınızdan doğal olarak akmasına izin verin.



Kaslarınızı Güçlendirin ve Göğüs Egzersizleri Yapın
Basit egzersizler yaparak deri sarkmasının ve cilt kırışıklıklarının önüne geçin. Mesela duştan önce 20 şınav çekebilir ve bu küçük egzersizler sayesinde göğüslerinizdeki yaşlanma sürecine meydan okuyabilirsiniz.
Gerçek Sütyen Ölçülerinizi Kullanın
Göğüs ölçülerinize uygun kullanacağınız sütyen doğru pozisyon sayesinde sarkma ve kırışıklık problemine neden olmayacaktır. Ayrıca cildinizdeki sürtünmeyi de en aza indirecektir. Böylece daha pürüzsüz bir cilt sahibi olabilirsiniz.
Göğüslerinize Masaj Yapın
Göğüs masajı bölgedeki kan akışını hızlandırır ve cildinizin oksijenle dolmasına yardımcı olur. Parmaklarınıza bir nemlendirici alın ve göğsünüze dairesel hareketlerle masaj yaparak uygulayın.



Güneş Kremi Kullanın
Çok fazla güneşe maruz kalmak, UV ve UVB ışınlarının cildinize derinlemesine nüfuz etmesini sağlar. Bu cildinize zarar verir ve kırışıklıkların oluşmasını hızlandırır. Bunu önlemeye yardımcı olmak için mutlaka güneş kremi kullanın

Keçiboynuzunu Yoğurtla Karıştırıp Yiyin

Keçiboynuzunu Yoğurtla Karıştırıp Yiyin
Kapsadığı besin değerleri açısından oldukça zengin bir gıda olan keçiboynuzunun yoğurtla karıştığında yararlarına inanamayacaksınız. Keçiboynuzunun faydaları arasında kemikleri kuvvetlendirmesi ilk sıralarda yer alırken yoğurtla beraber yenen keçiboynuzu ise tam bir şifa bombası oluyor.
Keçiboynuzunun çekirdeği de öğütülerek yenebiliyor. Pekmezi de yapılan keçiboynuzunun bedenimize faydaları neler? Keçiboynuzu kolesterole iyi gelen yiyeceklerden mi? gibi suallerinizin yanıtını vereceğiz.İnsan bedeninin ihtiyaç duyduğu çok şeyi kapsaması ile alaka  yararlarını Ananesel Tıp konusunda uzman Dr. Muammer Yıldız sizler için derledi, işte o maddeler…KEMİKLERİ KUVVETLENDİRİR
Keçiboynuzunun yararları arasında kemikleri kuvvetlendirmesi ilk sıralarda yer alıyor. Bayanlarda ileri yaşlarda görülen kemik erimesini önleyen keçiboynuzu kapsadığı yoğun kalsiyum içeriği ile de çocuklarda kemikleri kuvvetlendirici bir tesire sahip.





ÖKSÜRÜĞE İYİ GELİYOR
Balgam söktürücü özelliği ile dikkatleri üzerine çeken keçiboynuzunu süt ile beraber yiyerek öksürük meselesinden kısa vakitte kurtulabilirsiniz.KABIZLIĞI ÖNLER
Keçiboynuzunun içeriğinde yer alan posa kabızlığı önlemesinin yanı sıra sindirim sistemini tertip edici tesiri ile de dikkat çekiyor.
KAN KOLESTEROLÜNÜ KONTROL EDİYOR
Yapılana araştırmalara göre kan kolesterolünü dengeleyici bir tesire sahip olan keçiboynuzu 2 ay süresince süt, su ve yoğurt ile beraber yenildiğinde kan kolesterol değerlerini olağana indiriyor.



AKCİĞERLERİ TEMİZLİYOR
Özellikle sigara içenler için oldukça tesirli bir besin olan keçiboynuzu sigaranın verdiği zararı temizliyor.
Akciğerleri kuvvetlendiren keçiboynuzu özütünü her sabah aç karnına yoğurtla karıştırıp tüketebilirsiniz.Diş ile kırılması güç olan keçiboynuzu çekirdekleri bu özelliği sayesinde dünyanın en sert çekirdeği seçilmiştir. Bir öbür özelliği ise tüm keçiboynuzu çekirdeklerinin sertlikleri ve ağırlıkları aynıdır. Bu sebepten ziynet eşyalarında kullanılır. Ancak toz hale getirilerek de tüketilir. Daha Önceki çağlardan beri öğütülüp bitkisel tedavilerde kullanılan keçiboynuzu çekirdeğinin insan sıhhatine yararları saymakla bitmiyor.



PEKİ KEÇİBOYNUZU ÇEKİRDEĞİNİN YARARLARI NELERDİR?
– Kalsiyum diş ve kemik sıhhati için oldukça ehemmiyetli bir maddedir. Kalsiyum herkesin bildiği gibi sütte oldukça fazla ölçüde bulunur. Ancak keçiboynuzu çekirdeği süte oranla 3 kat daha fazla kalsiyum kapsar. Günlük bedenin lüzumu olan kalsiyum oranının da yüzde 70’ini karşılar.
– Kapsadığı yüksek ölçüde fosfor sayesinde bedenin mukavemetini artırarak bağışıklığı kuvvetlendirir. Tüm hastalıklara karşı bedende kalkan oluşturan keçi boynuzunu uzmanlar özellikle gelişim çağındaki çocukların ve gebelerin yemesi gerektiğini vurguluyor.Çinko minerali bakımından zengin olan keçiboynuzu çekirdeğinin öğütülerek elde edilen tozundan bir kaşığını bir su bardağı sıcak suya koyup içildiğinde bedendeki hormonları düzenler.Astım ve soluk darlığı yaşayan şahıslarında natürel ilaç olarak tüketilebilir. Yüksek ölçüde antioksidan özelliği olan bu gıda boğazdaki enfeksiyonlu virüsleri temizler ve akciğerleri hafifleterek boğazdaki cerahati (iltihabı) balgam olarak atar.



Sinir hücrelerinin deforme olmasını önleyerek bitkinliğe ve strese iyi gelir. Özellikle keçiboynuzu çekirdeğinden yapılan kahve gün içerisinde yaşanan halsizliği giderir.
– Teknolojik aletlerle bedene giren radyasyonu, yiyecekler ile vücuda giren ağır metal maddeleri ve tarımsal atık ilaçların neden olduğu hasarlı maddeleri kısa vakitte bedenden atar.
Sabah kahvaltı arasında çay bardağında için, ösürükten Kemik Erimesine, Birçok Soruna Çare Olsun. Keçiboynuzu Kürü



Keçiboynuzu içerisinde yer alan etken madde, başka hiçbir bitkide bulunmuyor. Kemik erimesi, kolesterol, astım, nefes darlığı, bağırsaklar, balgam…
Kadınlarda ilerleyen yaşlarda kemiklerden kalsiyum çekilimi olduğu için osteoporoza karşı önlem alınmasını sağlayan keçiboynuzu, çocukların kemik gelişiminde de kalsiyum depolarını doldurmaya yarıyor.
“KALP-DAMAR SAĞLIĞINI KORUYUCU ÖZELLİĞE SAHİP”

Öksürükten Kemik Erimesine ve Bir Çok Soruna Çare Olan Keçiboynuzu Kürü

Öksürükten Kemik Erimesine ve Bir Çok Soruna Çare Olan Keçiboynuzu Kürü
Baklagiller familyasından keçiboynuzunun, içerdiği çözünmez posa, polifenoller ve taninler ile sağlığa olumlu etkileri bulunuyor. Özellikle de antioksidan özelliğiyle de kalp-damar sağlığına oldukça önemli yararlar sağlıyor.
Potasyum, kalsiyum, sodyum, magnezyum ve demir minerallerinden zengin olan keçiboynuzunun, toplam posa miktarı da yüksek oranlarda seyrediyor.
Çözünür ve çözünmez posa içeriği dışında iyi bir kalsiyum kaynağı da olan keçiboynuzunun özellikle kadınlar ve çocuklar tarafından tüketilmesi daha da önem taşıyor.
Özellikle de kan kolesterol düzeyinin normalin üzerinde olduğu durumda düzenli olarak keçiboynuzu unu tüketilmesi üzerine yapılan bir çalışmada kan kolestrol düzeyi ve LDL kolestrolü üzerine olumlu sonuçlar elde edildi.





Yapılan çalışma gereği, kan kolesterol düzeyi normalin üzerinde olan kişiler 2 ay boyunca çiğ şekilde 10 gram keçiboynuzu unu tüketti.Su, süt veya yoğurda atılarak keçiboynuzunun 2 ay tüketilmesi sonucunda değerlerin normale döndüğü gözlendi.
Buna benzer yapılan çalışmalar, keçiboynuzunun kalp-damar hastalığı riski taşıyan kişilerde de koruyucu ve tedavi edici olarak kullanılabildiğini gösteriyor. LDL kolestrol ve total kolestrolü düşürmeye yardımcı olduğundan dolayı hiperlipideminin azalmasını sağlayan keçiboynuzunun, kanı temizleme özelliği olduğunu ve damar tıkanıklığı riskini de azaltıyor.



Uzmanlar, süte kakao yerine keçiboynuzu unu konularak tüketilmesini öneriyor.
Nefes darlığına karşı son derece iyi gelen keçiboynuzunun bol bol tüketilmesi gerekiyor. Çünkü keçiboynuzun sadece bununla sınırlı kalmayarak daha pek çok faydaları olduğu da bir gerçektir.
Keçiboynuzu içerisinde yer alan etken madde, doğamızda ki hiçbir bitkimizde bulunmuyor. Bu yüzden keçiboynuzun insan yaşamı için ayrı bir önemi olduğunu vurgulamak mümkündür.
Günümüzde bazı insanlarda alerjiye bağlı olarak nefes darlığı gibi problemler ortaya çıkabiliyor. Nefes darlığı ile mücadele edebilmeniz içinde artık en iyi alternatiflerden biri olarak keçiboynuzu karşımıza çıkıyor. Üstelik içerisinde ki etken astım rahatsızlıkları içinde son derece iyi geliyor diyebiliriz.



Nefes Darlığından Kurtulmak İçin Keçiboynuzu Kürü Yapın
Kürümüzü hazırlamak için elimizde orta büyüklükte 6-7 adet keçiboynuzu bulunmalıdır.
Keçiboynuzlarımızı sudan geçirerek güzelce yıkıyoruz. Ardından bunları küçük küçük kırmamız gerekiyor. Yarım litre suyun içerisine kırmış olduğumuz keçiboynuzlarımızı da atıyoruz. Hafif ateşte yaklaşık 7-8 dakika kaynatıp soğumaya alıyoruz.
Soğuma işlemi tamamlandığında ise suyunu süzerek cam şişeye koyuyoruz.
Hazırlamış olduğumuz keçiboynuzu kürü her gün sabah kahvaltı arasında ve akşam yemeğinden önce düzenli şekilde içiyoruz. Çay bardağında içmeniz yeterli olacaktır.
Kürün ne kadar süre içerisinde buzdolabında saklayabileceğini merak eden kişiler için de 3 gün boyunca bozulmadan buzdolabında bulundurulabileceğini söylemek isteriz.



Her üç günün sonunda yeniden kürümüzü hazırlayarak tüketmeye hazır hale getirebilirsiniz.Keçiboynuzu Çayının Faydaları Nelerdir?
Akciğerlerimizi rahatlatarak daha iyi nefes almamızı sağlar.
Keçiboynuzunun kilo kaybının desteklediği öksürüğe iyi geldi ve prostat enfeksiyonlarının iyileştirdiği bilinir.
Özellikle kemik erimesi kansızlık zayıflık ve demir eksikliği gibi hastalıkların tedavisinde kullanılır.
Bünyesinde potasyum çinko ve demir bulunur.



Kolesterol düşürücü etkiye sahiptir.
Bağırsaklardaki parazitleri yok eder.
Balgam söktürücüdür.
Vücuttan toksinlerin atılmasını sağlar.
İshal kesici özelliği vardır.
Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen…

Günce 3 Fincan İçin Belinizdeki Yağlardan Kurtulun

Günce 3 Fincan İçin Belinizdeki Yağlardan Kurtulun
Aşağıda verilecek malzemeler ile hazırlayacağınız bu karışım kilo vermenizi hızlandıracak.
Yeşil çay, tarçın ve defne yaprağı sayesinde bel çevrenizdeki yağlardan kurtulacaksınız.
Bu tarif metabolizmanızı hızlandırırken sindirim sisteminizin büyümesini sağlayacak oldukça güçlü bir yöntemdir.
Kilo Kaybı İçin üçlü karışım tanımımız ise şöyle:
800 ml su
1 çorba kaşığı yeşil çay
1 kabuk tarçın
3 defne yaprağı





Suyumuzu tencereye koyarak kaynatalım daha sonra yeşil çayı kabuk tarçını ve defne yapraklarını ilave edelim 5 dakika sonra ocağın altını kapatın ve 15 dakika ağzı kapalı olarak soğumaya vazgeçin.
Daha sonra süzgeçten geçirin.
İlk çayınızı kahvaltıdan evvel içmeniz daha tesirli olur gün içerisinde 2 fincan daha için şayet kilo



kaybınızın daha fazla olmasını isterseniz egzersiz ile kilo kaybınızı süratlendirebilirsiniz
Ehemmiyetli:Gebelik veya emzirme sırasında bu çayı kullanmayın ayrıca kolorektal bozukluğu olan çocuk ve hastalarda önerilmez.

Balgam Ve Mukusu Hızlı Çıkarmanın 5 Yolu

Balgam Ve Mukusu Hızlı Çıkarmanın 5 Yolu
Burun geçişlerinde veya boğazda mukus ve balgam biriktiğinde ne kadar rahatsızlık verdiğiniz hepiniz bilirsiniz. Ne rahat nefes aldırır ne rahat uyutur. Yetmez gibi bir de çoğu zaman baş ağrısı yapar.
Bu ek olarak göğüste sıkışma, sürekli öksürük ve nefes darlığı… Herkes bir şekilde bu balgam ve mukustan kurtulmak, rahatlamak ister. Ama çoğu zaman başvurulan antibiyotik tedavisi kısa süreliğine sizi rahatlatsa da uzun sürede bağışıklık sisteminizi çökertir.
Aşağıdaki 5 doğal ilaç, mukus ve balgamı çıkartmak için en etkili çözümlerdir. Üstelik hepsi doğal ve sağlıklıdır. Eğer içlerinde maddelere özel bir alerjiniz yoksa, yan etkileri de yok denecek kadar azdır.
Zerdeçal ile





Zerdeçalda bulunan aktif madde curcumin, tıbbi özelliklerinin çoğundan sorumludur. Bakterilerle savaşırken, tuzla kombine edildiğinde enfeksiyonları yumuşatır ve boğaz ağrısını azaltır.
Malzemeler:
1 tatlı kaşığı zerdeçal
1/2 çay kaşığı tuz
1 bardak ılık su
Talimatlar: Bir bardak ılık su bardağına zerdeçal çorba kaşığı ilave edin ve tuzu karıştırın. Mukusu gevşetmek ve boğazdaki balgam birikimini azaltmak için günde 3-4 kez iç.



Zencefil ile
Bir diğer etkili tarif de kuru veya dolu öksürük için. Eğer geceleri uyanmanıza neden oluyorsa yatağa girmeden önce zerdeçal içerek uykunuzun bölünmesine engel olabilirsiniz.
Malzemeler
1 yemek kaşığı zerdeçal
1 yemek kaşığı bal
Talimatlar: Zerdeçalı kısık ateşte ısıttığınız bir tavada rengi altın/kahve olana kadar çevirin. Bu noktada dikkat edilmesi gereken tahta bir kaşıkla sürekli çevirmek çünkü yanmaması gerekiyor. Daha sonra ısınan zerdeçalı tavadan alın ve 1 yemek kaşığı balla iyice karıştırın.
Zerdeçal bal karışımı özellikle yatmadan önce yendiğinde etkilidir ancak gün içinde de öksürük şiddetlendiği zaman 1 çay kaşığı yiyebilirsiniz.



Zencefil : Zencefil güçlü bir antibakteriyel ve antiviral özelliklere sahip güçlü bir doğal dekonjestan ve antihistamin ajan, bağışıklığı artırmak ve birçok hastalığı tedavi etmektir . Bu kuvvetli kök aynı zamanda aşırı mukusu kurutarak tıkanıklığı hafifletir. Sıklıkla birkaç zencefil dilimi çiğnemeli veya tıkanıklığı gidermek için 3-4 bardak bu çay içmelisiniz:
Malzemeler:
6-7 zencefil parçası
1 tatlı kaşığı karabiber
1 tatlı kaşığı bal
2 su bardağı su
Talimatlar: Suyu ısıtın ve kaynatmaya başlayıncaya kadar zencefili ve biberleri ekleyin. Onu örtün ve bir dakika sonra, ısıyı düşürün. 5-7 dakika kaynatın, soyun ve bal ekleyin.
Elma sirkesi, vücudun pH dengesini düzenler ve aşırı mukus üretimini önleyen inanılmaz derecede sağlıklı bir doğal mucizedir. Çay kaşığı çiğ, filtrelenmemiş elma sirkesi bir bardak suya ilave edilmeli, karıştırılmalı ve balgam çıkarmak için günde birkaç kez içilmelidir.



Boğaz ağrısı yatıştırmak için, bu çözüm ile gargara da yapabilirsiniz.Buharlama:Buhar boğazdaki balgam ve mukusu gevşeterek hava yollarını temizler. Bu tıkanıklığı yatıştırır ve derhal rahatlama sağlar.Buharlama : Nefesinizi açıp, ciğerlerinizi rahatlatacak çok özel bir yöntem.Malzemeler:
1/2 çay kaşığı kekik
1/2 çay kaşığı kurutulmuş biberiye
4-5 bardak kaynar sıcak su
Talimatlar: Sıcak su içeren bir kapta, otları ekleyin ve buharları solumak için eğin. Buharın doğrudan yüzüne çıkmasını sağlamak için başın üzerine bir havlu koyun. Bunu günde üç ila dört kez tekrarlayın.
Bal ve Limon
Balın güçlü antibakteriyel, antiviral ve anti-fungal özellikleri tahriş olmuş solunum yollarını yatıştırırken, limondaki yüksek C vitamini içeriği bağışıklığı güçlendirir ve hava yollarını temizler. Bu kombinasyon güçlü, doğal soğuk ve öksürük tedavisidir!
Malzemeler:
1 yemek kaşığı bal
2 yemek kaşığı limon suyu
Talimatlar: Malzemeleri bir kapta karıştırın ve iyice karıştırın. Sıkışıklığı gidermek için bu çare günde üç kez içilir.
Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen…

Bağırsak Parazitlerini Yok Eden Doğal Kür Tarifi

Bağırsak Parazitlerini Yok Eden Doğal Kür Tarifi
İbrahim Saraçoğlu’ndan 2 malzemeli bağırsak temizleme kürü
Bağırsak parazitleri ve bağırsak kurdu beslenme alışkanlıklarımızda yaptığımız bir takım yanlışlardan dolayı ortaya çıkabilir.
Bağırsak parazitlerinin belirtilerini ve Saraçoğlu’nun önermiş olduğu bağırsak parazitlerini yok eden doğal yöntemi sizler için araştırıp bir araya getirdik.





Bağırsak parazitleri dendiğinde akla genellikle karın ağrısı şikâyetleri gelmektedir. Ancak bağırsak parazitleri sadece karın ağrısı şikâyetleriyle belirti vermez.Bağırsak kurdu ve bağırsak parazitleri makat bölgesinde şiddetli kaşıntı, dışkının üzerinde beyaz lekelenme, şişkinlik ve gaz şikâyeti, belli bir sebep yokken kilo kaybı, iştahın dengesiz bir şekilde azalıp artması gibi şikâyetlerle kendini göstermektedir.



Bağırsak kurduna neden olan en önemli etkenin beslenme şekli olduğu söyleniyor. Özellikle çiğ et ve şarküteri ürünlerinden fazla miktarda tüketmenin bağırsak kurduna neden olacağı belirtiliyor.Bağırsak parazitlerinden doğal bir yöntemle kurtulmak istiyorsanız Prof. Dr. İbrahim



Saraçoğlu’nun sizler için önerdiği yöntemi deneyebilirsiniz.
İşte Saraçoğlu’nun önerdiği bağırsak parazitlerinden kurtaran en doğal yöntem…Malzemeler
– 1 tatlı kaşığı kekik
– 1 bardak su



Nasıl kullanılır?
Bir tatlı kaşığı kekiği su ile yutun. Öğleden önce ve öğleden sonra olmak üzere günde 2 kez tüketin.

Kirli Kanı Temizleyen Bitki Bulundu

Kirli Kanı Temizleyen Bitki Bulundu
Bu bitki vücuttaki kirli kanı temizliyor, bir çok hastalığın oluşumuna engel oluyor. Hatta bir çok hastalığın tedavisi için de kullanılıyor.
Ordu’da ‘melocan’ olarak adlandırılan ve yöresel yemek olan diken ucu bitkisinin frengi hastalığını tedavi ettiği ve kanı temizlediği belirtildi.





Ordu Üniversitesi Ziraat Fakültesi tarafından yapılan ‘Ordu yöresinde doğal olarak yetişen tıbbi ve aromatik bitkilerin kullanım alanları’ konulu araştırmada ilginç sonuçlar ortaya çıktı.55 bitkinin mahalli isimleri, yetiştiği yerler, botanik özellikleri ve bilimsel verilerinin incelendiği araştırmada, zambakgiller familyasından olan, yol kenarlarında ve çalılıklarda yetişen, yörede ‘melocan’ diye



bilinen ve yöre insanlarının kavurmasını yaparak yediği bitkinin insan sağlığına olumlu etkisi olduğu belirlendi.Uzmanlar, melocan kavurmasının yörede sevilerek yendiğini belirterek, “Sarmaşık dikenlerin ucundaki sürgünün insan sağlığına birçok olumlu etkisi olduğu ortaya çıktı.



Melocan sürgünü insanı terletiyor, kanı temizliyor. Cilt hastalıklarına faydalı olduğu belirlenen melocan, frengi hastalığının tedavisinde kullanılıyor. Bitkinin en küçük bir toksik etkisi bulunmuyor” dediler.
Ordu’da tezgahları süslemeye başlayan melocan bitkisi kilosu 8 liradan satılıyor.

İlaçsız, Katkısız Doğada Kendi Kendine Yetişir, Kanı temizliyor, Hemoglobin Seviyesini Geliştiriyor

İlaçsız, Katkısız Doğada Kendi Kendine Yetişir, Kanı temizliyor, Hemoglobin Seviyesini Geliştiriyor
Ispanağa göre kat kat fazla lezzeti ve bileşimi bulunur…
Sirken Otu; yabani ıspanak olarak da biliniyor. Bu süper bitkiyi ıspanaktan ayıran en önemli nokta besin değeri çok daha yüksek olmasıdır.
Ülkemizde bilhassa Ege ve Akdeniz bölgesinde yetişen yaprakları yayvan ve tırtıklı, ıspanakgiller familyasından bir bitkidir. Ispanağa göre besin değeri daha yüksek olan sirken otuna “ak kaz ayağı” veya “ak pazı” isimleri de verilmektedir.
Sirken otu, çiçeklenmeden önce toplanır. Sirken otunun yaprakları yayvan, kenarları tırtıklıdır.  Havuca benzer güçlü kökü vardır. Sirken otunun gövdesinde kırmızı çizgiler bulunur.  Sirken otunun çiçekleri üzüm görünümündedir.Sirken Otunun Mucizevi Faydaları
Sirken otu yani yabani ıspanak; A, B, C, ve B6 vitaminleri bakımında oldukça zengindir. İçerisinde bol miktarda demir, niasin, kalsiyum, sodyum, fosfor, betain, karbonhidrat, eterik yağ, ve askaridol mineralleri barındırır.





Sirken otunun tohumunun bağırsakları yumuşatıcı özelliği vardır.
Bağırsakta bulunan parazitleri düşürür ve bağırsakları temizler.
Romatizması olanlara tavsiye edilir.
Kanı temizleyici özelliği bulunur.
Diş ağrısına karşı ağrı giderici özelliktedir.
Cilt problemlerinde kullanılır. Çil ve güneş lekelerine karşı iyi gelmektedir.
Vücutta oluşan iltihap ve yaraları giderici özelliği vardır.
İyi bir idrar söktürücüdür.



Emziren annelerde süt artırıcı özelliği vardır.
Not: Aşırı tüketildiğinde sindirim sistemine zarar verebilmektedir. Özellikle böbrek rahatsızlığı olan hastaların sirken otundan uzak durması tavsiye edilir.
Sirken Otu Nasıl Kullanılır?Sirken Otu, çiğ olarak pek tüketilmez ancak pişirme yöntemi diğer yapraklı sebzelerde olduğu gibi çok az süre ile pişirilmesi gerekmektedir.



Sirken otu tıpkı ıspanak gibi pişirilerek tüketilebilir. Yemeklerde, böreklerde iyice temizlendikten sonra kullanabilirsiniz. Yiyecek olarak tüketiminin dışında ispirto yapımında ve sabun yapımında da kullanımı mevcuttur.
Limonlu Sarımsaklı Sirken Otu (Yabani Ispanak) Tarifi:
Malzemeler:
1 demet sirken otu
1 diş sarımsak
1  tane biber
1 limonun suyu
Tuz
Zeytinyağı



Sirken otları tıpkı ıspanak gibi olduğundan çok yıkanması gereken bitkilerdendir. İyice yıkayıp süzüldükten sonra iri bir şekilde yıkanır. Bir tencerenin içerisinde yaklaşık 2 litre su kaynatılır.
Doğranan sirken otları diriliğini çok kaybetmeyecek şekilde kısa bir süre haşlanır.Ardından süzülerek soğuk  sudan geçirilir. Bu sırada tencerede zeytinyağı ile 1 adet biber kavrulur. Ayrı bir kapta zeytinyağı, limon ve ezilmiş sarımsak karıştırılır.
Haşlanmış sirken otlarının üzerine dökülür. Kavrulmuş biberde eklenir. Soğuduktan sonra servis yapılır.Sirken Otu Kavurması Tarifi : 
Malzemeler :
2 yemek zeytinyağı
2 demet sirken otu
1 baş kuru soğan
3 adet kurumuş biber
Yeteri kadar tuz
Yeteri kadar pul biber



Öncelikle otları temizleyip, yıkayın. 5 cm kadar uzunluğunda doğranıp, kaynar suya atılıp bir taşım kaynatılarak haşlanır. Sonra suyu süzülerek avuçlarınızla suyunu sıkılır. Diğer tarafta soğanları sotelik doğrayarak, sana mutlu aileyi eritilir ve soğanlar sote yapılır. Biberleri doğrayarak eklenir. Soğanlar pembeleşinceye kadar kavurup, otları ilave edilir.
Tuzunu ilave edip, pişene kadar ara ara karıştırarak kavrulur. Ortalama 15 dakikada pişer. En son pulbiberini ilave edin. Sıcak ve soğuk olarak yenilir. Üzerine yoğurt dökerekte yenir. Afiyet olsun
Bu önemli bilgi ve yöntemlerden daha fazla kişinin faydalanması için, beğenip, paylaşmayı unutmayın lütfen…

Unutmadan Her Sabah Saat 8’de İçin Karnınızdaki Tüm Yağlar Çılgınlar Gibi Eriyecek

Unutmadan Her Sabah Saat 8’de İçin Karnınızdaki Tüm Yağlar Çılgınlar Gibi Eriyecek
Ne yazık ki, ortadan kaldırmak için en zor yağ karındaki bölgedir. Yağ çoğunlukla bu bölgede bulunur.
Göbek yağı insan vücudunun görünümünü etkiler, ancak estetik bir sorundan çok daha kötüdür, çünkü aşırı miktarda yağ birikimi çok sayıda hastalığa neden olabilir.
Şans eseri, doğal ilaçlara her zaman güvenebiliriz! Burada, size göbek yağını çıkarmanıza ve organizmanızı beslemenize yardımcı olacak erik içeren bir çare sunacağız!
Zayıflama kürünün hazırlanışına geçmeden önce, bu karışımının sağlığınız için çok önemli diğer faydalarına da kısaca değinmek istiyorum.
Müshil etkisi : Sindirim sürecini düzenlemenize yardımcı olan yüksek miktarda life sahiptir.Antioksidan : Vücudunuzdaki serbest radikallerle savaşır.
Kanser riskini azaltırlar: Erikler ayrıca bu hastalığa yakalanma riskini önemli ölçüde azaltmanıza yardımcı olur.





Şeker hastalığına karşı savaşır : Kan şekeri düzeylerini düzenlemenize yardımcı olur.
Bu mucizevi çare kullanın ve karın yağının doğal ve çok etkili bir şekilde uzaklaştırılmasına yardımcı olacaktır!



Şimdi kürünün malzemeleri ve yapılışına geçebiliriz. Hem yapması kolay, hem de bir kere yaptıktan sonra bitene kadar içebilirsiniz. 1 litre sudan yaptığınızda yaklaşık 5 bardak kadar çıkıyor ve bu da size 5 gün yeterli.Malzemeler



Kuru Erik 100 gram
1 litre içme suyu
1 dilim limon (isteğe bağlı)
Yapılışı
Erikleri 1 litre su ekli bir şişeye koyun. 1 hafta boyunca buzdolabında kalacak şekilde bırakın. Sonra, süzün ve büyülü tarif hazır!



Arzu ederseniz içerken içine bir dilim limon da ekleyebilirsiniz. Hem tadını güzelleştirir hem de içeceğin etkisini arttırır.
Kullanımı
İstediğiniz sonucu elde edebilmeniz için her sabah boş bir karnında bu ev yapımı tarifi 1 bardak iç.
Daha fazla insanı faydalandırmak için beğenip paylaşın unutmayın iyilik yapan iyilik bulur.

Bağırsaklardaki 3 Kilo Toksini 1 Bardağı ile Atın

Bağırsaklardaki 3 Kilo Toksini 1 Bardağı ile Atın
Fazla kilolu olmayan kişilerin bile bağırsaklarında en az 3 kilo kadar toksin bulunduğu söyleniyor.
Kötü beslenme alışkanlıkları dengesiz beslenme zamanla bağırsaklarınızda toksin birikimine neden olabilir.
Aynı zamanda stres, sıkıntı ve gerginlik durumu gibi ruhsal problemler zamanla bağırsaklarınızda toksin birikmesine neden olabilir. Bu toksinleri hızlı bir şekilde atmanız için size önerebileceğimiz bir tarifimiz var.
Fazla kilolu ve obez olmayan kişilerin bile bağırsaklarında en az 3 kilo kadar toksin bulunduğu söyleniyor. Ancak alternatif tıp uzmanları sağlıklı beslenmenin yanında birazdan vereceğimiz karışımla toksinleri vücuttan 72 saatte atılacağını belirtiyor. İşte 72 saatte bağırsaklardan toksinleri atan karışım tarifi…





Malzemeler:
1 yemek kaşığı organik elma sirkesi
2 yemek kaşığı organik limon suyu
1 yemek kaşığı organik zencefil
Bir tutam deniz tuzu (az miktarda)
1 su bardağı içme suyu
Hazırlanışı:
Bir bardak içme suyunu kaynatın ve içerisine tuz ilave edin.
Ardından diğer malzemeleri de ekleyip iyice karıştırın. Kahvaltılardan önce her zaman boş mideyle içilmesi gerekiyor.

Öksürüğün, Gribin, Bronşitin ve Astımın Doğal Şifası

Öksürüğün, Gribin, Bronşitin ve Astımın Doğal Şifası
Töngel, Japon erik, beşbıyık, ezgil, gelin boğan ve sarı erik gibi farklı isimlerde de bilinmektedir.
Gülgiller ailesinden birisi olan muşmula; kış mevsimi gelince yapraklarını döken çalı tipi bir ağacın meyvesidir.
Muşmula; Hindistan, Japonya ve Moldova başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde üretilmektedir. Ayrıca bizim ülkemizin de çeşitli bölgelerinde yetişebilmektedir.
Muşmula ağacı; yaklaşık 3 metreye kadar uzayabilen ve pembe- beyaz renklerinde çiçekleri açan bir ağaç türüdür.





Bu ağaçtan elde edilen muşmula meyvesi; olgunlaşmasının ardından Eylül-Ekim aylarında hasadı yapılır. Hatta kış aylarına kadar hasadı devam edebilmektedir. Bu meyvenin en önemli özelliklerinden biri de; iyice olgunlaşmadan yani henüz yeşil renkteyken tüketilmemesidir.



Çünkü bu haliyle buruk gelebilen acı bir tada sahiptir. Tam anlamı ile olgunlaşan muşmula, kırmızımsı veya kahverengini andıran renge dönüşür. Ceviz büyüklüğünde olan muşmula, yabani olarak dağlarda da yetişebilen bir meyvedir.Sert iklimleri seven bu meyve, üretildiği bölgeye bağlı olarak farklı cinslerde bulmak mümkündür. Fakat tüm cinslerinde içerdiği ekşimsi tat, her bölgede ortaktır.



Muşmula, besin değeri oldukça yüksek olan bir meyvedir.
Bünyesinde potasyum, fosfor, kalsiyum, demir bileşenlerinin yanı sıra; A, B1, B2 ve C vitaminleri



bulunmaktadır. Ayrıca lif içeriği de çok zengindir. Kalorisi düşük bir meyve olmasından dolayı, kilo vermek isteyenler için de cazip bir meyvedir.
Uzun yıllardır şifa kaynağı olarak tüketilmektedir.

1 Yudumu Karaciğeri Yeniliyor, Göbeği Dümdüz Yapmaya Yetiyor

1 Yudumu Karaciğeri Yeniliyor, Göbeği Dümdüz Yapmaya Yetiyor
Bu karışım karaciğerinizin yenilenmesinde ve sağlığınızın korunmasında size yardımcı olacaktır.
Evet, bu doğal karışımdan içeceğiniz bir yudum dahi karaciğeriniz için çokça faydalı. Bu karışım karaciğerinizin yenilenmesinde ve sağlığınızın korunmasında size yardımcı olacaktır.
Göbek Eritme
Karaciğerlerin sağlığını korumak, genel beden sağlığı oldukça önemlidir. Çünkü karaciğerin zararlı maddelere karşı ilk filtre görevi görür. Bilhassa son dönemlerin en yaygın karaciğer rahatsızlıklarından olan hepatit A, B ve C’nin yanı sıra siroz gibi rahatsızlıklarda da ciddi tehlikeler meydana gelebilmektedir.
Bütün organizmanın arındırılması için sorumlu olan organ olmasıyla birlikte protein sentezini yerine getiren karaciğerdir.






Malzemeler
10 adet nane yaprağı
3 adet limonun suyu
1 rendelenmiş limon kabuğu
1 portakal suyu
1 su bardağı su



Hazırlanışı:
10 su bardağı suyun içerisine nane yapraklarını alın ve yaklaşık 5 dakika kadar kaynatın. Ocaktan alın ve bir süre dinlendirin.
Sonra portakal suyu ve limonun suyunu da ekleyin. Temizlenmiş limon kabuğu rendesini de ekleyin.
Bu karışımı süzdürerek fincana doldurun ve isteğe göre 1 tatlı kaşığı bal ile tatlandırın.



Bu kürü her gün bir hafta boyunca tüketin. Günde (1-2 fincan), daha sonrada gerek duyduğunuz zaman tekrarlayın.
Sağlığımızı koruyabilmek ve yağlı karaciğer, hepatit c-b gibi rahatsızlıkları engelleyebilmek için sağlıklı karaciğere sahip olmamız gerekmektedir.
Karaciğeri doğal yollarla iyileştirmeye yardımcı olacak oldukça etkili özelliklere sahip bir bitki olan



nane kullanarak karaciğeri arındırmayı öğreneceğiz.
Bu alternatif ilaç, genel vücut sağlığımızı iyileştirecek karaciğerlerimizi yenileyip karnımızı düzleştirecek.
Karaciğeri Yenileyen, Karnı Dümdüz Yapan Tarif

Tiroid Hastalığının Zencefil ile Çözümü

Tiroid Hastalığının Zencefil ile Çözümü
Bir zencefil severim, kış boyu dolabımdan eksik etmem. Çayını içerim, rendesini yemeklere koyarım, suyunu balla karıştırıp içerim. Ama yine de, aşağıdaki yazıyı okuyunca bir kere de, derin düşündüm.
Tiroid tedavisinde Zencefil’in çok etkili olduğundan bahsediyor. Biraz iddialı gelse de, yan etkisi az, her derde şifa olan bir bitki. İlginizi çekerse deneyin ama ha, bilinçli olun. Yazıyı yazan son sözü güzel demiş !
ZENCEFİL SUYU İLE TROİD TEDAVİSİ
Troid rahatsızlığının kesin ve net tedavisini, ZENCEFİL SUYU tek başına sağlar.
Troid bezinin çok çalışması ve ya az çalışmasının tedavisinin yanısıra HAŞİMATO TROİDİ adı verilen troid bezi iltihaplanmasının da tek tedavi (ilaçsız) şekli taze sıkılmış ZENCEFİL SUYU’dur.
Kullanım:
Sabah: 1 çorba kaşığı ( sabah aç iken )
Akşam: 1 çorba kaşığı ( akşam aç iken)






Hazırlanışı:
Aktardan, büyük marketlerden ( AVM lerde de bulabilirsiniz) tedarik edeceğiniz taze zencefili yıkadıktan sonra katı meyve sıkacağında ve ya rende yardımıyla suyunu elde edebilirsiniz. Her defasında taze olarak suyunu elde edebileceğiniz gibi bir küçük kavanozda bir kaç günlük olarak da hazırlayıp kullanabilirsiniz.



Zencefilin her zerresi çok değerlidir. Suyu çıktıktan sonra geriye kalan tüm kısımları, çay olarak hazırlayıp ailenize limon ve bal eşliğinde bir akşam çayı keyfi yaşatabilirsiniz. (Bu sayede hem bu rahatsızlıkları, hem B12 vitamin eksikliği yaşamazlar)HİÇBİR YAN ETKİSİ YOKTUR…!
Sadece kan sulandırma özelliği olduğundan kan sulandırıcı ilaç kullananların zencefil aldıkları sürece bu ilaçları almaması gerekiyor. O ilacın görevini de zencefil suyu zaten gerçekleştirir. Troidi az çalışan da çok çalışan da Haşimato troidi olan da mutlaka sonuca ulaşıyor.



TROİDLERİNDE NODÜL MEVCUT OLAN KİŞİLER DE DIŞARDAN NODÜLLERİN ÜZERİNE ZENCEFİL SUYU SÜREREK NODÜLLERİNDEN KURTULABİLİRLER…
Not: Hekiminizin önerdiği ilaçlar varsa, mutlaka kullanınız. Bu bitkiye karşı alerjiniz olup olmadığını öğreniniz. Burada ki tüm bitkisel kürler ancak ve ancak yetişkinler içindir. Burada okuduğunuz bilgilerin, yardımcı ve destekleyici olduğunu gözardı etmeyiniz.



Hekiminize danışmadan buradaki bilgilerle kendi kendinize kesinlikle teşhis koymayınız ve uygulamayınız. Unutmayınız ki hastalık yoktur, hasta vardır. Her hastalığın seyri insandan insana değişir. Teşhisi koyacak olan ancak, bir hekimdir.

Column Left